murat.qumus
Mesaj Sayısı : 199 Yaş : 34 Kayıt tarihi : 24/01/11 Nerden : İstanbul
| Konu: Vampir Günlükleri’nin Bağımlılık Yapma Sebepleri Paz Şub. 06, 2011 2:05 am | |
| Vampir Günlükleri’nin en çok bağımlılık yapan Tv dizisi olmasının sebepleri;
“Vampir günlükleri” geçen sonbaharda ilk kez yayınlanmaya başladığında, Twilight – Alacakaranlık’ın TV versiyonundan öte gitmeyeceğinden endişe ediyorduk. Fakat dizinin kaliteli hikaye anlatımı ve karakterleri yüzünden yanıldığımızı her hafta gördük. “True Blood”; çok üzgünüz ama yıllardır beklenen Buffy halefi “Vampir Günlükleri”. Sebeplerine gelince:
[Resimleri görebilmek için üye olun veya giriş yapın.]10. Nina Dobrev Degrassi’deki (Kanada Drama’sı) asık yüzlü genç Elena’ya çok uyuyor ve hain-hırçın kan emici Katherine’i oynayınca gerçekten parlıyor. O dönemin elbiselerini giyerek Salvatore kardeşleriyle şeytani bir şekilde dalga geçmesine bayıldık. 9. Kitaplardan Konu Olarak Ayrılması Dizi başladığında en büyük endişelerimizden birisi, kitaplardaki limitli kapsamdı. Özellikle de ilk pilot bölüm roman ile bu kadar örtüşürken. Fakat sonradan gelen bölümlerin kitap ile hiçbir ilgisi yok. 8. Bol Bol Düşman Dişler Dizi ilk başladığında başrollerde sadece 2 tane vampir vardı: bir iyi, bir kötü. Fakat ilk sezon bittiğinde bunları öldürmeye çalışan bir yığın insanla beraber sevdiğimiz ya da nefret ettiğimiz (genelde nefret edilen) komple bir vampir topluluğuyla tanıştırıldık. 7. Sempatik İnsanlar Mystic Falls’da bir sürü sıradan insanla övünüyor, hatta bunlara sıkıcı bile denilebilir; Elena’nın kardeşi Jeremy’den sevimli teenage Matt’e ve Elena’nın şımarık kız arkadaşı Caroline’a kadar ve hiçbirisinin dizideki karakter gelişimi kısaltılmadı. 6. İlgi Çekici Mitoloji Tüm Mystic Falls kasabasının esrarengiz bir atmosferi var: kötülükler orada yığınla. Bu küçük tuhaf kasaba hakkında ne kadar çok şey öğreniyorsak, gerçeğin daha da şaşırtıcı olduğunu görüyoruz. Mükemmel dekore edilen konuların ardında gizlenen sırları keşfetmek için bekleyemiyoruz. 5.Stefan Salvatore Stefan, Twilight’daki Edward’ın kopyası ya da True Blood’daki Bill’in geçmişinde takılı bir karakter olabilirdi ama bunun yerine aktör Paul Wesley muhteşem karmaşık bir karakter oluşturdu. Stefan sadece deli gibi aşık değil, aynı zamanda kötü de olabiliyor. Koruyuculuktan biraz daha fazla ve kesinlikle yatarak değil. 4. Korkutucu ve Ürpertici Doğaüstü bir dizi sadece konuşmaktan ibaret olmamalı, aynı zamanda yer altında ve karanlık ormanlarda kan dolu ve anormal kötülüklerle insanı dehşete düşüren anlar da olmalı. 3.Romantizm’den Fazlası Elena belki bir vampirle çıkıyor olabilir fakat onun sonsuz kız arkadaşı olabilmek için ona yalvarmıyor. Onun bu konudaki tutumu bu dizinin saçma bir aşk dizisi olmaktan koruyor. 2. Muhteşem Hız Denetimi Neredeyse her hafta, her bölümde büyük bir olay oluyor. Daha durgun diziler insanları sürüncemede bırakmak için entrikaları genelde dizinin sonuna koyuyor fakat Vampir Günlükleri bu olaylar silsilesini sadece 40 dakikaya sığdırarak yeni bir konuyla bizi şaşırtıyor. 1.Damon Salvatore Ian Sommerhalder’ın bu dizinin açığa çıkmasında payı var. Onun kompleksli kötü çocuğu oynadığını izlemek çok zevkli. Damon’ın komik, cazibeli ve “hoş kötülüğünü” aynı anda görmek, dizideki bütünlüğe ve de dehşet güzel olmasına neden oluyor. |
|